Standard Chartered Uyardı: “Sabit kripto para akını gelişen piyasaları zorlayabilir”
Investing.com – Standard Chartered’ın yayımladığı son rapora göre, ABD doları destekli sabit kripto paraların hızlı büyümesi, önümüzdeki üç yıl içinde gelişmekte olan ülkelerdeki bankalardan 1 trilyon dolar düzeyinde mevduat çıkışına yol açabilir. Raporda, bu yeni dijital varlıkların artan cazibesinin, özellikle para birimi kırılgan olan ülkelerde ciddi bir etki yaratabileceği vurgulandı.
Sabit kripto paraların yaklaşık %99’u ABD dolarına endeksli durumda. Bu yapılarıyla, geleneksel banka hesaplarına benzer şekilde işleyen bu varlıklar, değer koruma aracı olarak bireyler ve şirketler tarafından giderek daha fazla tercih ediliyor. Banka, bu eğilimin özellikle döviz kuru istikrarsızlığı ve enflasyon oranı yüksek olan ülkelerde daha belirgin hale geldiğinin altını çiziyor.
“Dijital cüzdanlar, güvenli liman” algısı yaratıyor
Standard Chartered, insanların ve şirketlerin, paralarının değerini korumak için geleneksel mevduat hesapları yerine sabit kripto para tabanlı cüzdanlara yöneldiğini belirtiyor. Bu eğilim, gelişmekte olan piyasalardaki banka sistemine duyulan güvenin zayıflamasıyla ilişkilendiriliyor. Raporda, “Sermayenin getirisi değil, korunması ön planda” ifadesi yer aldı.
Banka ayrıca, sabit kripto paraların tasarruf aracı olarak kullanımının 2028 yılı sonuna kadar 173 milyar dolardan 1,22 trilyon dolara yükseleceğini öngörüyor. Bu öngörü, yatırımcıların son dönemde artan dijital finans sistemlerine yöneliminin küresel para hareketi üzerindeki etkisini ortaya koyuyor.
ABD düzenlemesi sınırlı etki sağlayabilir
ABD, yeni çıkardığı kripto para yasalarıyla sabit kripto para ihraççılarının faiz ödemesini yasaklayarak, bu potansiyel sermaye geçişini sınırlamayı hedefliyor. Ancak Standard Chartered’a göre, bu düzenleme gelişmekte olan ülkelerdeki yatırımcı algısı üzerinde sınırlı etki yaratabilir. Halkın temel motivasyonunun getiri değil, varlıklarını güvenceye almak olduğu belirtiliyor.
Bankanın değerlendirmesi, bu sermaye yöneliminin sistematik bir risk oluşturabileceği yönünde. Ancak analistler, bu büyüme potansiyelinin “yüksek riskli” olarak tanımlanan 16 ülkedeki toplam mevduatların yalnızca %2’sine denk geldiğini hatırlatarak, kısa vadeli sistemik bir şok öngörmekten kaçınıyor. Bu durum, stabil kripto varlıkların gelişmekte olan ülkelerde kalıcı hale gelebileceğini gösteriyor.