Yeniden beslenme sendromu, yeniden beslenme durumlarında ortaya çıkabilecek çok önemli bir durumdur. Hatta bazen ölümcül olabilir. Gelin bu sendroma biraz daha yakından bakalım!
Yeniden besleme sendromu, uzun süreli yetersiz beslenmeden normal beslenmeye ani geçişin bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Bu sendromun tespiti biyokimyasal bulgularla gerçekleşir. Sendromun en ayırt edici özelliği, hastanın kanındaki fosfat düzeylerinin düşmesi ve hipozofatemiye neden olmasıdır.
Refeeding sendromunun neden olduğu durumlar sadece sindirim sistemini değil diğer organları da etkiler.
Yeniden besleme sendromunun belirtileri arasında şunlar yer alır:
Refeeding sendromu genetik bir hastalık değildir ve rastgele bir gen ile ilişkili değildir. Ortaya çıkışı, makul koşulların bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Bu sendromun risk kümesi şu şekildedir;
Birleşik Krallık Ulusal Sağlık ve Bakım Mükemmellik Enstitüsü, 2006 kılavuzunda, aşağıdaki kriterlerden bir veya daha fazlasını karşılayan bireylerin yeniden beslenme sendromu açısından ileri düzeyde risk altında olduğunu duyurdu.
Yeniden besleme sendromunu saptamak için çeşitli testler yapılır.
Refeeding sendromlu bireylerin tedavisi sağlık kuruluşlarında beslenme ekibi tarafından yürütülmektedir. Tedavide ya tüple beslenme ya da damar yoluyla beslenme kullanılır.
Yeniden besleme sendromunu önlemenin kesin ve net bir yolu yoktur.